CAP Teoremi
2023-05-05
Bilgisayar bilimi ve veri tabanı sistemleri alanında, Cap Teoremi önemli bir kavramdır. Eric Brewer tarafından 2000 yılında öne sürülen bu teorem, dağıtık sistemlerin üç temel özelliğini - tutarlılık (consistency), erişilebilirlik (availability) ve bölüm toleransı (partition tolerance) - ele alır. Bu makalede, Cap Teoremi’ni daha iyi anlamak için örneklerle bir inceleme yapacağız.
Cap Teoremi’nin Temel İlkeleri
Cap Teoremi, dağıtık bir sistemin aşağıdaki üç özellikten sadece ikisini aynı anda sağlayabileceğini belirtir:
-
Tutarlılık (Consistency): Sistemdeki tüm düğümler, aynı anda ve en güncel verilere erişebilir.
-
Erişilebilirlik (Availability): Sistemdeki tüm düğümler, herhangi bir zamanda ve herhangi bir hata durumunda sürekli olarak istekleri yanıtlayabilir.
-
Bölüm Toleransı (Partition Tolerance): Sistem, ağ bölümlerine rağmen işlemeye devam edebilir.
-
Tutarlılık ve Erişilebilirlik (CA)
Bir e-ticaret sitesini düşünün. Bu sistemde, alışveriş yapan kullanıcılar sürekli olarak sepetlerine ürün ekleyip çıkarıyorlar. Bu durumda, tutarlılık ve erişilebilirliğin sağlanması önemlidir. Kullanıcıların en güncel sepet bilgilerine ulaşabilmesi ve hızlı bir şekilde işlem yapabilmesi gerekmektedir.
Bu tür bir sistemde, ağ bölümleri olması durumunda bölüm toleransı sağlanamaz. Ağ bölünmesi yaşandığında, tüm düğümlerin aynı anda güncel verilere erişmesi ve sürekli olarak istekleri yanıtlaması mümkün olmayabilir.
- Erişilebilirlik ve Bölüm Toleransı (AP)
Bir sosyal medya platformunu düşünün. Bu sistemde, kullanıcılar sürekli olarak durum güncellemeleri yayınlıyor ve arkadaşlarının güncellemelerini görüntülüyorlar. Bu durumda, erişilebilirlik ve bölüm toleransı sağlanması önemlidir. Kullanıcılar, platformda sürekli olarak istekler gönderebilir ve ağ bölümlerine rağmen işlemlerini sürdürebilirler.
Ancak bu tür bir sistemde, tutarlılık her zaman sağlanamayabilir. Kullanıcılar, arkadaşlarının yayınladığı güncellemeleri anında göremeyebilir veya bir arkadaşın yayınladığı güncellemeyi görmek için sayfayı yenilemek zorunda kalabilirler. Bu, sistemdeki düğümlerin her zaman aynı anda güncel verilere erişememesi nedeniyle gerçekleşir.
- Tutarlılık ve Bölüm Toleransı (CP)
Bir bankacılık uygulamasını düşünün. Bu sistemde, kullanıcılar hesaplarında para transferleri yapar ve bakiye sorgulamaları gerçekleştirir. Bu durumda, tutarlılık ve bölüm toleransı sağlanması önemlidir. Kullanıcıların, güncel bakiye bilgilerine ulaşabilmesi ve ağ bölümlerine rağmen işlemlerini sürdürebilmesi gerekir.
Ancak bu tür bir sistemde, erişilebilirlik her zaman sağlanamayabilir. Sistem, kullanıcıların isteklerine yanıt verme süresini garantileyemez ve zaman zaman kullanıcıların işlemlerini tamamlamaları için beklemeleri gerekebilir. Bu, sistemdeki düğümlerin sürekli olarak istekleri yanıtlama kapasitesini sınırlar.
Daha fazla örnek ve detay ile Cap Teoremi’ni inceleyelim:
- Tutarlılık ve Erişilebilirlik (CA) - Veri Tabanı Yönetim Sistemleri
Birçok geleneksel Veri Tabanı Yönetim Sistemi (RDBMS) gibi sistemler, tutarlılık ve erişilebilirlik özelliklerine odaklanır. Örneğin, Oracle ve SQL Server gibi RDBMS’ler, ACID (Atomicity, Consistency, Isolation, Durability) özelliklerini sağlamak için tasarlanmıştır. Bu sistemlerde, herhangi bir işlem tamamlandığında, tüm verilerin güncel ve tutarlı olduğundan emin olunur.
Ancak, bu tür sistemler ağ bölümelerine karşı duyarlıdır ve ağ bölünmesi durumunda veri kaybı yaşanabilir. Bu nedenle, bu sistemler özellikle veri tutarlılığı ve erişilebilirliğinin kritik olduğu uygulamalar için uygunken, bölüm toleransı açısından zayıf kalmaktadır.
- Erişilebilirlik ve Bölüm Toleransı (AP) - DNS (Domain Name System)
İnternet üzerindeki alan adlarını IP adreslerine çeviren DNS, erişilebilirlik ve bölüm toleransına öncelik veren bir örnek olarak düşünülebilir. DNS sistemi, ağdaki bölümlere rağmen kullanıcıların isteklerine yanıt verebilir ve çalışmaya devam edebilir.
DNS sisteminde, tutarlılık zaman zaman ödün verilebilir. Örneğin, bir alan adı yeni bir IP adresine yönlendirildiğinde, tüm DNS sunucuları arasında güncelleme yayılması zaman alabilir. Bu süre zarfında, farklı kullanıcılar farklı IP adreslerine yönlendirilebilir. Bu, tüm düğümlerin aynı anda güncel verilere erişememesi nedeniyle gerçekleşir.
- Tutarlılık ve Bölüm Toleransı (CP) - Veri Depolama Sistemleri
Dağıtık veri depolama sistemleri, özellikle büyük veri analitiği için kullanılır ve tutarlılık ve bölüm toleransına öncelik verirler. Örnek olarak, Hadoop ve Apache Cassandra gibi sistemlerde, ağ bölümlerine rağmen işlemlerin devam etmesi ve veri tutarlılığının korunması önemlidir.
Bu tür sistemlerde, erişilebilirlik her zaman garanti edilemez ve işlemler zaman zaman gecikmelerle karşılaşabilir. Veri analitiği için bu gecikmeler kabul edilebilir, çünkü genellikle veri analitiği işlemleri gerçek zamanlı olarak gerçekleştirilmez ve analiz sonuçlarını elde etmek için bir süre beklemekmümkündür. Bu nedenle, bu tür sistemlerde, erişilebilirliğin azaltılması, tutarlılık ve bölüm toleransının sağlanmasına değer bir ödün olabilir.
- Erişilebilirlik ve Bölüm Toleransı (AP) - Önbellekleme Sistemleri
Önbellekleme sistemleri, özellikle yüksek okuma performansı gerektiren uygulamalar için kullanılır ve erişilebilirlik ve bölüm toleransına öncelik verirler. Örneğin, Redis ve Memcached gibi önbellekleme sistemlerinde, ağ bölümlerine rağmen kullanıcıların isteklerine yanıt verebilir ve çalışmaya devam edebilir.
Bu tür sistemlerde, tutarlılık genellikle ödün verilebilir. Önbellekleme sistemleri, verilerin en son güncel sürümüne değil, önbelleğe alınmış verilere erişim sağlar. Bu nedenle, önbellekteki verilerin tutarlılığı, veri tabanındaki verilerin tutarlılığından daha düşük bir öncelik olabilir.
- Tutarlılık ve Erişilebilirlik (CA) - Dağıtık Kilit Sistemleri
Dağıtık kilit sistemleri, özellikle dağıtık sistemlerde eşzamanlı işlemlerin koordinasyonu için kullanılır ve tutarlılık ve erişilebilirlik özelliklerine öncelik verir. Örneğin, ZooKeeper ve etcd gibi sistemlerde, tüm düğümlerin aynı anda ve en güncel verilere erişebilmesi ve isteklere hızlı bir şekilde yanıt verebilmesi önemlidir.
Ancak, bu tür sistemler ağ bölümlerine karşı duyarlıdır ve ağ bölünmesi durumunda işlemlerin devam edememesi gibi problemler yaşanabilir. Bu nedenle, dağıtık kilit sistemleri özellikle veri tutarlılığı ve erişilebilirliğinin kritik olduğu uygulamalar için uygunken, bölüm toleransı açısından zayıf kalmaktadır.
Sonuç
Cap Teoremi, dağıtık sistemlerin üç temel özelliği olan tutarlılık, erişilebilirlik ve bölüm toleransı arasındaki dengeyi vurgular. Bu teorem, sistem tasarımcılarına, belirli uygulamalar için hangi özelliklerin daha önemli olduğunu ve hangi özelliklerin ödün verilebileceğini değerlendirmelerine yardımcı olur. Örneğin, bankacılık uygulamaları için tutarlılık ve bölüm toleransı önemliyken, sosyal medya platformları için erişilebilirlik ve bölüm toleransı daha önemli olabilir.